EŞLERİNİN BÖBREĞİ İLE HAYATA TUTUNDULAR

Bir kamu kurumumda memur olarak çalışan Fatma Sarı (32), 2007 yılında tansiyon şikayeti ile gittiği hastanede böbrek hastası olduğunu öğrendiğini ve bu yıl şubat ayından itibaren ilaç tedavisine başlandığını söyledi.

Rahatsızlığı ilerlediği için doktorunun ya diyaliz tedavisine başlamamı ya da nakil olması gerektiğini bildirdiğini, bunun üzerine eşinin doku uyumu olursa böbreğini vereceğini söylediğini kaydetti.

Eşinin kararı üzerine araştırma yaptıklarını ve daha önce Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’nde başarılı nakiller geçirerek, sağlığına kavuşan hastalarla görüştüklerini anlatan Fatma Sarı, şöyle devam etti:

“Onların önerisi üzerine tercih ettiğimiz Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’ne geldiğimizde gördüğümüz ilgi ve güleryüz üzerine hemen işlemleri başlattık. Gerekli tetkikler yapılıp da dokular uyunca nakil için hemen hastaneye yatışımız yapıldı.

Nakil işlemi yapılırken biraz da olsa korkularım vardı. Ama korktuğum kadar zor değilmiş. Bu yüzden çok mutluyum. Eşimden de Allah razı olsun. Sayesinde sağlığıma tekrar kavuştum. Organ nakli bekleyen çok insan var. Yaşadıklarımı başkalarının yaşamaması için organlarımı bağışlayacağım. Herkes organ bağışında bulunmalı.

Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’nden çok memnun kaldık. Herkes çok iyi ve işlerini çok güzel yapıyorlar. Herkese gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim bir hastane. Ayrıca doktorumuz Prof. Dr. M. Fatih Yüzbaşıoğlu’nun hasta - doktor olarak diyalogu da bizi çok mutlu etti. Yaşadığımız nakli iyisiyle kötüsüyle bizimle paylaştı. Bu yüzden herkese çok teşekkür ederim.”.

Memur olarak görev yapan Fahri Sarı (38) ise eşi Fatma Sarı’nın sağlık durumu daha kötüye gitmeye başlayınca bir süre hastanede yatmak zorunda kaldığına işaret ederek, “Diyaliz tedavisine girenleri yaşadıkları sıkıntıları görünce eşimin de aynı şeyleri yaşamasına dayanamadım, hemen o an nakil için böbreğimi vermeye karar verdim” diye konuştu.

Herkesi organ bağışında bulunmaya davet eden Fahri Sarı, “Başta korkutucu geliyor. Ama ortada korkup çekinilecek bir durum yok. Bu konu doğru ve iyi bir şekilde anlatılınca o korku aşılıyor. Çok fazla sayıda nakil bekleyen insan var. İnsanların organ nakli konusunda daha duyarlı olmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.

SADIK – EMİNE TOPAL:

Kahramanmaraş’ta bir kurumda memurluk yapan Sadık Topal (41) da 2 yıl önce tansiyonla ilgili sıkıntıları üzerine başvurduğu sağlık kuruluşunda yapılan tetkikler sonucunda böbrek hastası olduğunu öğrendiğine vurgu yaptı.

“Teşhis konulunca ilaç tedavisine, rahatsızlığım ilerleyince de diyaliz tedavisine başlandı. 6 aydır diyaliz tedavisi görüyordum“ diyen Sadık Topal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu dönem benim için çok zor geçti. Zaman kaybı, iş kaybı, motivasyon ve moral bozukluğu gibi şikayetlerim oldu.  Hastalığımı öğrendikten sonra kadavra için Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’ne başvuru yaptım. Ancak eşim yaşadıklarıma daha fazla dayanamadı ve böbreğini vermek istedi. Biz de gelerek işlemleri başlattık.

Prof. Dr. M. Fatih Yüzbaşıoğlu başta olmak üzere, organ nakli merkezi ekibine, hastane çalışanlarına, hemşirelere gösterdikleri ilgiden dolayı çok teşekkür ederim. Özel Sani Konukoğlu Hastanesi’nden çok memnun kaldım. Eşime ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Onun sayesinde bu zor günleri de birlikte atlattık. Herkes organ bağışında bulunsun. Organ bağışıyla insanlara tekrar yaşama şansı veriyor.”

3 çocuk annesi olan Emine Topal (39) da eşlerin sadece iyi ve güzel günleri değil, sıkıntılı günleri de paylaşması ve çözümü birlikte bulmaları gerektiğini düşündüğünü bildirdi.

“Eşimin böbrek hastası olduğunu duyduğum ilk anda böbreğimi vermek istedim. Ancak 3. çocuğumuz dünyaya yeni gelmişti. Biz de nakil sürecini ertelemek zorunda kaldık” diyen Emine Topal, duygularını şöyle paylaştı:

“Eşim diyaliz için hastaneye yattığında yaşadığı sıkıntıları görmeye daha fazla dayanamadım. Bebeğim biraz büyüyünce nakil için hemen hastaneye geldik. Gerekli tetkikler yapıldı. Dokular uyunca işlemleri başlattık. Şükürler olsun nakil başarılı geçti ve ikimiz de sağlıklıyız.

Nakil bekleyen hastalara Allah sabır versin. Çok zor bir süreç. Biz kurutulduk, Allah herkese yardımcı olsun, çünkü nakil için organ bağışı gerekiyor. Organ bağışı olmazsa bu kadar hasta nasıl kurtulur? Bunun düşünerek organ bağışı için bir çağrı da ben yapmak istiyorum.”

Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Organ Nakli Merkezi Sorumlu Hekimi Prof. Dr. M. Fatih Yüzbaşıoğlu ise “Tüm bu yaşananlardan insanlar büyük dersler çıkarmalı. Eşlerin fedakarlıkları hepimiz için birer örnek olmalı. Hayatımızın sonuna kadar sağlıklı olacağımızın garantisi yok. Kimin ne zaman neye ihtiyacı olur bilinmez ancak hepimiz tedbiri elden bırakmadan yaşamalıyız” duygularını dile getirdi.

Prof. Dr. Yüzbaşıoğlu, “Toplumumuzda organ bağışı bilinci artmadığı ve yaşananlardan ders çıkarılmadığı sürece hayatın kötü ve karanlık yüzüyle yaşamayı öğrenmek zorunda kalacağız” diyerek sözlerini bitirdi.