SANKO'DAN ŞANLIURFA'DA HALKA AÇIK KONFERANS

DOÇ. DR. İSMAİL TEMUR “TÜP BEBEKTE YENİ GELİŞMELER VE DEVLET KATKISI” KONUSUNU ANLATTI.

SANKO'DAN ŞANLIURFA'DA HALKA AÇIK KONFERANS
01 Aralık 2018 - 08:53

SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Uygulama ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı ve Tüp Bebek Merkezi Sorumlu Hekimi Doç. Dr. İsmail Temur, tüp bebek yöntemi için anne adayının yaşının ileri olmasının bir dezavantaj olduğunu söyledi.

 

Halka açık konferanslar kapsamında Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Eğitim ve Kültür Merkezi Şair Nabi Konferans Salonu’nda düzenlenen “Tüp Bebekte Yeni Gelişmeler ve Devlet Katkısı” konusunu anlatan Doç. Dr. Temur, “Annenin yaşının 35 – 37’nin üzerinde olması yumurta kalitesi ve sayısının azalmasına neden olacağından, az sayıda, kalitesiz yumurta elde edilebilmektedir” dedi.

 

Doç. Dr. Temur, tüp bebek uygulamasının, kadında yumurta, erkekte sperm kullanılarak, laboratuvar ortamında birleştirme ile elde edilen bebek hücrelerinin, kateter yardımıyla anne adayının rahmine transferiyle gerçekleşen gebelik işlemi olduğuna vurgu yaptı.

 

İngiltere’de 1978 yılında, ilk tüp bebek yöntemiyle elde edilen gebeliğin, sağlıklı bir doğumla sonuçlandığını kaydeden Doç. Dr. Temur, 1993’te mikroenjeksiyon (yumurta içine sperm zerkedilmesi) yöntemi keşfinin ise ilk tüp bebekten günümüze kadarki en büyük yeniliklerden olduğuna dikkat çekti.

 

Mikroenjeksiyon yönteminin, cerrahi sperm elde edilmesi gereken, ağır ciddi erkek nedenli kısırlıkta, çok çok az sayıdaki spermlerle döllenmeye imkân verdiğini anlatan Doç. Dr. Temur, bu yönteminin keşfi ile döllenme ve gebelikte başarının daha yüksek oranda mümkün hale geldiğini anımsattı.

 

Kadınlara uygulanan yumurtlama tedavisi konusuna da değinen Doç. Dr. Temur, “Daha gelişmiş, ileri gen teknoloji ile üretilen ilaçlar ve başlandığı yıllarla kıyaslanmayacak kadar daha gelişmiş olan IVF laboratuvar alet, kültür ve havalandırma-iklimlendirme koşulları yüzde 20-25’lik gebelik oranlarının, günümüzde yüzde 40-50’lere kadar artırmaktadır” şeklinde konuştu.

 

Embriyoların laboratuvar ortamında geliştirilmesi, izlenmesi ve bunların kayıt altına alınabilmesinin önemli gelişmeler olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Temur, şöyle devam etti:

 

“Daha önceleri embriyo oluşturulduğu dönemde transferi, hemen yapılırken, embriyoların dondurulma ve çözülme yöntemindeki değişiklikler sonucu, bu hücrelerin zarar görmeden sağlıklı çözülebilmesi, dondurulmuş - çözülmüş embriyo kullanım oranlarını daha da arttırmaktadır.

 

Genetik bilimindeki ilerlemelerle, embriyoda genetik analizler daha geniş çapta uygulanıp, total embriyo genetiği de çalışılabilir hale gelmiş durumdadır. Bunların sonucunda ise bazı hastalıklarda, sağlıklı bebeğe ulaşma imkânı da artmıştır.”

 

ANNE ADAYININ YAŞI VE BAŞARI ORANI

Tüp bebek, mikroenjeksiyon vs. gibi yardımcı üreme tekniklerinde başarı için anne adayının yaşının çok büyük önem taşıdığını belirten Doç. Dr. Temur, “Özellikle 35-37 yaş sonrasında, yumurta kalitesi ile sayısının azalmasına neden olacağından, az sayıda, kalitesiz yumurta elde edilebilmektedir” ifadelerini kullandı.

 

Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere seslenen Doç. Dr. Temur, “Çiftler evliliklerinin ilk yılında ya da evlenmeyi düşündüklerinde üreme sağlığı açısından mutlaka değerlendirilmelidir. Üreme potansiyelinin tespiti sonrası, gerekli uygulamaların ne zaman yapılacağına karar verilmelidir” uyarısında bulundu.

 

Bölgenin ilk tüp bebek merkezinin SANKO Üniversitesi Sani Konukoğlu Uygulama ve Araştırma Hastanesi bünyesinde 2001 yılında hizmete sunulduğunun altını çizen Doç. Dr. Temur, sözlerini şöyle tamamladı:

 

“Yeni gelişmeleri takip eden Tüp Bebek Merkezimiz, son sistem cihazları, yetişmiş tecrübeli ekibi ile halkımıza hizmet sunmaya devam etmektedir. Uygulamalar sonucunda dünya ile yarışır gebelik oranları, Tüp Bebek Yönetmeliği’ne göre çiftlerin devlet yardımı ile tüp bebek yaptırabilmesi için gerekli prosedürleri kendi hastanesi bünyesinde gerçekleştirebilmektedir. Çiftlerin üç kez (resmi raporlu) tüp bebek uygulaması için uygulama raporu ve de ilaç raporları düzenlenebilmektedir.”

 

Doç. Dr. Temur, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum