Uluslararası Tekstil Zirvesi

İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, "Türkiye'nin tekstilden çıkmak gibi bir şansı yok. Türkiye, bu sektörü daha da büyütmesi lazım. Tekstil bizim ana sektörümüzdür. Çünkü bu tekstil bizim DNA'mızda var, bizim genlerimizde var" dedi.

Tanrıverdi, Kahramanmaraş Ticaret Ve Sanayi Odası (KMTSO), Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ), TÜBİTAK, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) tarafından düzenlenen "Tekstil toprağına dönüyor" temalı 2. Uluslararası Tekstil Zirvesi'nde, Türkiye'nin tekstil serüveni ve ihracat hedeflerine ilişkin bilgiler verdi.

Türkiye'nin 2023 hedefi için 60 milyar dolarlık ihracata odaklandıklarını ifade eden Tanrıverdi, organizatör ülke, üretim, marka ve tasarım ile bu hedefe ulaşacaklarına inandığını kaydetti.

Artık Türkiye'nin her malı kendisinin üretmesi gerektiğini de düşünmediğini belirten Tanrıverdi, "Türkiye'de üretim ve marka etkisiyle belki bugünkü miktarlarda üretim gerçekleştireceğiz ama şu anda yaklaşık 20 milyar dolar olarak ürettiğimiz malı 30 milyar dolara satacağız. Yani miktarlarda çok büyük bir değişiklik olmayacak. İkincisinde ise Moda ve tasarımı ön plana çıkartarak, Türkiye koleksiyon hazırlatıp tasarım yaparak hazırladığımız koleksiyonları da biz başkalarına yapacağız. Eskiden bize numuneler gelirdi 'şunu istiyorum' denirdi artık biz onu diyeceğiz" diye konuştu.

Tanrıverdi, organizatör ülke rolüyle ihracatı artırmaya çalışacaklarını, şu anda birçok ihracatçı firmanın bunu yapmaya başladığını, Moda ve marka yapıcı ülke olacaklarına işaret etti.

"Tekstil bizim DNA'mızda var"

Türkiye'de tekstilin lokomotif sektör olduğunu anımsatan Tanrıverdi, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin tekstilden çıkmak gibi bir şansı yok. Türkiye bu sektörü daha da büyütmesi lazım. Tekstil bizim ana sektörümüzdür. Çünkü bu tekstil bizim DNA'mızda var, bizim genlerimizde var. Türkiye'de 8 bin yıl öncesine ait kumaş parçaları çıkmış arkeolojik kazılarda. Yani biz böyle bir ülkeyiz. Yıllardır bu tekstilin içerisindeyiz. Bunu kolay kolay üstümüzden atamayız. Kabuk değiştiririz, sektörümüzü daha yukarı taşırız ama hiç kimsenin bir korkusu olmasın ki bu sektör bu ülkeden gitmez. Zaman zaman zorluklar yaşayabiliriz. Etrafımız bugün ateş yumağı içerisinde. Sıkıntı içerisinde olan ülkeler bizim pazarlarımız. Baktığınız zaman önemli pazarlarımızın bir çoğunda problem olmasına rağmen biz hala bir şekilde üretimimizi yapıyoruz. Bir takım işlerimizi geliştirmeye çalışıyoruz."

Önümüzdeki süreçte Almanya'daki ve Avrupa'da iç pazarda daralmaların olacağının konuşulduğunu dile getiren Tanrıverdi, Türkiye'nin Avrupa Birliği pazarından 12,9 pay aldığını, yüzde 77,1 pazarın hala var olduğunu belirterek, "Bu pazar yüzde 10'a da düşse bizim zaten önümüzde büyütebileceğimiz ciddi bir pazar var. O pazardan büyük pay alanlar korksunlar. Biz daha küçük olduğumuz için daha hızlı büyüyebiliriz" ifadelerini kullandı.

Hazır giyim sektörü olarak tüm vergilerin ve ek vergilerin kalkmasından yana olduklarını dile getiren Tanrıverdi, serbest rekabetin olması ve firmaların da buna göre kendilerini hazırlamasından yana olduklarını sözlerine ekledi.

Amerikan pamuğuna "damping" soruşturması

KMTSO Başkanı Kemal Karaküçük ise bugün tekstil sektörünün ana hammaddesi olan pamuğa ithalat kısıtlaması getirilmek istenmesi, Amerikan pamuğuna damping soruşturması kararı alınmasının Amerikan ekonomisi yerine 1 milyon 400 bin ton pamuk tüketiminin yüzde 50'sini ithalatla karşılamak durumunda olan Türk tekstil sektörüne, dolayısıyla Türkiye ekonomisine zarar verecek bir karar olduğunu ifade etti.

Karüküçük, 26 milyar dolar ihracatı ile lokomotif sektör olan tekstilin, perakende ve inşaat sektörlerinden sonra, Türk imalat sektörü içerisinde en büyük istihdama sahip olduğunu vurgulayarak, cari açık yönünden incelediğinde de tekstil sektörünün otomotiv sektöründen daha fazla katma değere sahip olduğunu kaydetti. Karaküçük, tekstil sektörünün desteklenmesine devam edilmesi ve bu damping soruşturması kararının gözden geçirilmesine ihtiyaç bulunduğunu sözlerine ekledi.

Kahramanmaraş Vali Yardımcısı Erkan Bulgan, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ve DOGAKA Genel Sekreteri Onur Yıldız'ın açılış konuşmalarının ardından zirve, "Tekstil sektörüne yön verenler, Türkiye tekstil politikası" konulu panelle devam etti.