YILBAŞINDA NASIL BESLENMELİ NELERE DİKKAT EDİLMELİ...

Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülen Mavi, “abartılmışların en iyi örneklerinden biri diye tanımladığı yılbaşı sofralarından sağlıklı beslenme adına en az zararla kalkmak için çaba harcanması gerektiğini söyledi.

YILBAŞINDA NASIL BESLENMELİ NELERE DİKKAT EDİLMELİ...
28 Aralık 2015 - 11:09

Mavi, yılbaşı ve benzeri özel günlerde “Nasıl beslenmeli” sorusunu yanıtlamadan önce, Fransızların özdeyişi olan “Repete est la science de la mere - Tekrar bilimin anasıdır” sözünden hareketle, sağlıklı beslenmenin temel kurallarını anımsattı.

“Az, ama sık yiyin, öğün sayısını artırıp, miktarı azaltın. Kahvaltıyı asla atlamayın. Mümkün olduğu kadar organik, doğal yiyeceklerle beslenin. Meyve ve sebze ağırlıklı beslenin. Hedefiniz günde en az 5 porsiyon meyve-sebze olmalı. Sebzeleri çiğ ya da az pişmiş olarak yemeye çalışın” diyen Mavi, salıklı beslenmenin diğer kurallarını şöyle sıraladı:

“Kızartmaları, kızgın yağda kızartılmış börekleri, tatlıları ve patates cipslerini bir kenara bırakın, zorunluluk hissetmedikçe yemeyin. Vücudunuz için en yararlı içecek sudur, günde en az 2 litre su için. Çay, kahve ve kolalı içeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durun. Çay-kahve konusu son günlerde tartışma konusu olsa da, mümkün olduğu kadar bitkisel çaylara yönelin.

Geleneksel hamur işi, kremalı ya da şerbetli tatlılar yerine sütlü, meyveli ve az şekerli tatlıları tercih edin. Tatlı yediğiniz günlerin sayısını azaltın. Çikolata, gofret ve şeker gibi yiyecekleri sadece kendinizi ödüllendirmek istediğinizde alın. Haftada 3 defadan fazla et yemeyin. Genellikle balık veya tavuk yemeye çalışın. Hazır, özel işlemden geçmiş ya da koruyucu katkı maddeleri içeren yiyeceklerden kaçının. Atıştırmak amacıyla vücudunuza zararlı yağlar kullanılan bisküvi, kek kraker yerine yararlı yağlar içeren fındık, ceviz, badem yiyebilirsiniz. Ancak ölçülü olmaya çalışın.

Beyaz ekmeği sofranızdan kaldırın. Elenmemiş buğday, mısır ve çavdar unundan yapılmış ekmeği tercih edin. Alkolden mümkün olduğunca uzak durun. Bütün bu beslenme önerilerinin yanında hiç değilse 3 gün eksersiz yapmaya çalışın, güne başlarken mutlaka duş alın ve canlandırıcı bir müzikle hayata olumlu bakmaya çalışın.”

NELERİN YENİDLİĞİ ÖNEMLİDİR                  

Mavi, doğru beslenme ilkeleri ışığında yeni yılın ister evde, isterse dışarıda karşılansın, yemekte ne kadar yenildiğinden çok nelerin yenildiğinin önemli olduğunun altını çizdi.

Bu gece için temel kuralın azar azar ve sık yemek olduğuna dikkati çeken Mavi, “Yemeğe zeytinyağlılar gibi hafif yiyeceklerle başlanmalı, yarım porsiyon yiyerek sürdürülmelidir, vitamin, mineral ve posa içeriği yüksek besinlere sofrada mutlaka yer verilmelidir” diye konuştu.

Mavi, yılbaşı yemeğinin mümkün olduğu kadar yavaş ve uzun zaman dilimine yayılarak yenilmesi önerisinde bulundu.

Yeni yılın ilk gününü mide ve bağırsak sorunlarıyla “berbat” biçimde karşılamamak için yiyecekler yanında içeceklere de dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan Mavi, “Alkol alınıyorsa birlikte bol su ve alkolsüz içecek tüketilmeli. İçkinin rengi koyulaştıkça içindeki toksik madde artacağından, açık renkli içkiler tercih edilmeli, aç olarak kesinlikle içilmemeli. İçerken arada bir şeyler atıştırmalı, ideal ölçü kadınlar için en fazla iki, erkekler için üç kadeh sınırının aşılmamasıdır” ifadelerini kullandı.

ERTESİ SABAH NE YAPILMALI

Mavi, ertesi sabah zinde uyanmak için yatmadan önce kaloriferlerin kapatılmasının ya da yatak odasının iyice havalandırılmasının gerektiğini bildirdi.

Diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalıkları gibi kronik rahatsızlığı olan kişilerin yılbaşı sofralarının da daha dikkatli hazırlanması gerektiğin kaydeden Mavi, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu tür kronik rahatsızlığı olan kişiler mutlaka diyetlerini sürdürmeli, gerekirse diyetisyenlerine danışıp ek besin almalıdırlar. Aşırı gıda alımı sonucu ortaya çıkan mide gerginliği tansiyonun yükselmesine, kalbe daha fazla yük binmesine ve kriz riskinin artmasına yol açmaktadır. Yeni yılın ilk günü işin sırrı öğün düzenini düzenlemektir.

Kahvaltı, hafif bir öğle yemeği, akşam yemeği olacak şekilde üç öğünde beslenilmeli. Çok fazla çeşit ve yağlı besin tüketimi mide bulantısı, hazımsızlık ve ishal gibi sağlık sorunlarına yol açacağı için mümkün olduğu kadar besin tüketiminde yağsız ve az çeşit olmasına dikkat edilmeli. Yemekten önce 45-60 dakikalık yürüyüş yaparak metabolizmanızı hareketlendirebilirsiniz.

Doygunluk sağlandıktan sonra sofrada oturmak, yemek miktarının artmasına neden olacağı için yemek bitiminde sofradan kalkmalı ve özellikle yatmadan 2 saat önce yemek tüketimi sonlandırılmalıdır. Yılbaşı sofrasına aç olarak oturulmaması ve 1 - 2 saat öncesinde çorba, yoğurt, salata, meyve gibi düşük kalorili besinler tüketilmesi sağlıklı beslenme sağlayabilir.”

YEMEKLER NASIL OLMALI

Yemeklerin kızartma, kavurma şeklinde değil de, haşlama, ızgara, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri ile hazırlanmasının önemini anlatan Mavi, sözlerini şöyle tamamladı:

“Hamur tatlıları yerine, hafif olan sütlü ve meyveli tatlılar tercih edilmelidir. Ayrıca bu tatlıların yapımı esnasında, enerji alımını azaltmak adına,  yapay tatlandırıcıların toz formları kullanılabilir. Kuruyemiş tüketilecekse E Vitamini ve Q-3 içeren fındık ve ceviz tercih edilmeli, ancak yağ oranları fazla olduğundan tüketimleri 1 avucu aşmamalı.

Gece yarısından sonra işkembe çorbası yerine mercimek veya ezogelin gibi mideyi rahatlatacak çorbalar tercih edilmeli. Yılın ilk günü 60 - 90 dakika kadar yürüyüş yararlı olacaktır. Sonuç olarak bu özel gün öncesi ve sonrasında bazı ilkelere uymak, yılın ilk gününü daha rahat geçirmenizi sağlayacağı gibi, varsa kronik hastalıkların alevlenmesini de önleyecektir.”

YORUMLAR

  • 0 Yorum